29/03/2024

“KADINLARIN ÖNÜNDE CAMDAN ENGELLER VAR”

5 Aralık 2013 - 00:00
“KADINLARIN ÖNÜNDE CAMDAN ENGELLER VAR”

5 Aralık Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkının verişinin 79. Yıl dönümünde Belediye Başkan Yardımcısı Emine Davarcıoğlu, Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Güler Mert , Ak Parti Kadın Kolları Başkanı Arzu Aydın ve CHP Bolu belediye başkan adayı Mehtap Özcan Mısırlıoğlu konuyla ilgili açıklamalar yaptı.

Haber: Elif SARIHAN

Türkiye'de kadına seçme ve seçilme hakkı birçok gelişmiş ülkenin çoğundan daha önce gerçekleşti. 1933 Yılında, kadınların seçme ve seçilme haklarını kazanmalarından hemen bir yıl sonra, 5 Aralık 1934 yılında milletvekili seçme ve seçilme hakkını kazanmaları sağlandı. Ülkemizde her alanda başarıyla görev alan kadınlar, modern Türkiye'nin simgesi ve geleceğimizin en önemli güvencesi olmaya devam etmekte. Kadın hakları alanında da ciddi manada atılan adımlarla büyük kazanımlar elde edilmiş ve bugün Türkiye'de kadınlar yaşamın her alanında varlıklarını onurlu bir şekilde ispatlamışlardır.

Yine son yıllarda verilen çabalarla kadınların yönetim, siyaset ve karar verme noktasında temsil kabiliyetleri giderek yükselmiş ve her geçen gün, her alanda artarak da devam etmektedir. Kat edilen bu yol gelecek nesiller için umut vermekte.

"KADINLARIN SİYASETTE OLMASINI ÇOK İSTİYORUM"

Konuyla ilgili açıklama yapan Belediye Başkan Yardımcısı Emine Davarcıoğlu şunları söyledi; "Türk kadınları seçme ve seçilme hakkını dünya kadınlarından çok önce almıştır. Bunu düşünen Yüce Önderimiz Atatürk'ü burada sevgi ve saygı ile anmak istiyorum. Bu hakkı Türk kadınlarına sağladığı için de kendisine sonsuz teşekkürlerimizi sunuyorum. Kadının olmadığı bir yer susuzdur, kuraktır, çöldür. Dolayısıyla kadın her yerde olmalıdır. Dolayısıyla siyasette de olmalıdır. Topluma baktığınız zaman hemen hemen yüzde 50'sinin kadın olduğunu görüyorsunuz. O zaman kadın neden her platformda olmamalı. Neden kadınlardan ürkülüyor, neden kadınlar elini taşın altına koymuyor? Bu vatan bizim değil mi? Bu ülke bizim değil mi? Herkes ne yapabiliyorsa yapmalı. Siyasette de olmalı, iş hayatında da olmalı, evde olmalı her yerde kadın varlığını hissettirmeli diye düşünüyorum. Biraz kadınların önünün açılmasını istiyorum. Bazı insanlar kadınlarda söke söke alsınlar haklarını diyorlar, hayır öyle değil. Kadınların önünde camdan engeller var. çevrenize baktığınız zaman halen daha bir genel müdür kadın sayısı çok az, halen kadın vali sayısı çok az, halen bir belediye başkanı sayısı çok az. Dolayısıyla kadınlar bunu yapamayacaklar mı hayır. Ama kadınların önünde hissedilmeyen engeller olduğu için. Bu engelleri aşıp ta buralara gelen kadınları da kutluyorum. Bu kadınların önlerini açan onlara yol veren erkekleri de candan tebrik ediyorum. Ben Türkiye de ki kadınların veya dünyada ki kadınların her yerde olmasını özellikle siyasette olmasını çok istiyorum. Çünkü insanlar hak ettikleri yöneticilerle yönetilirler. Dolayısıyla iyi yöneticilerle yönetilmek istiyorsanız taşın altına elinizi kendiniz koyacaksınız. Sorumluluk alacaksınız, risk alacaksınız. Bu düşüncelerle 5 Aralık Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkının verişini tekrar kutluyorum."

"TOPLUMUN ANNELERİ HERKESTEN BİLGİLİ OLMAK ZORUNDADIR"

Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Güler Mert ise seçme ve seçilme hakkının verilişinin 79. Yılı ile ilgili olarak şunları kaydetti; "Aslında dünyada ki insanların kadın ve erkek olarak ayrılması benim için mantıklı gelmiyor. Özellikle kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesi ile bir değer veriliyor ama ben Peygamber Efendimizin hayatından baktığım zaman farklı düşünüyorum. Çünkü Peygamberimiz eşini hep yanında taşımış. Ne önünde ne arkasında taşımamış hep yanında taşımış. Olması gereken bu. Toplumda kadınların bu değerde gitmesi gerekiyor. İş hayatında geçmişte çok zaman kadını görememişiz. Atatürk böyle bir kazanımla bize bu hakkı tanımış. Bizde bu hakla bir çok makamda bir çok mertebede bu hakka sahip olmuşuz. Elimizden geldiğince bu hakkı devam ettirmeye çalışıyoruz. Burada Atatürk'ün çok güzel bir sözü var; Türk kadını dünyanın en aydın, en erdemli ve en ağır kadını olmalıdır. Ağır sıklette değil; ahlâkta, erdemde ağır, ağırbaşlı bir kadın olmalıdır. Türk kadınının görevi, Türk'ü düşünüş biçimiyle, kol gücüyle, kararlılığıyla koruma ve savunmaya gücü yeter kuşaklar yetiştirmektir. Milletin kaynağı, sosyal yaşamın esası olan kadın, ancak erdemli olursa görevini yapabilir. Herhalde kadın çok yüksek olmalıdır. Elbet sefil olursa kadın alçalır beşer!" der. Gerçekten böyle kadınlar milletin anası olabilir. bu söz her zaman için çok hoşuma gidiyor. Kadınlar ki bu toplumda aileyi eğitendir. Bir çocuk dünyaya geldiği zaman ilk öğüdü annesinden alır. Bu kız yada erkek diye ayırt edilmez. Bu çok önemli bir noktadır, ilk öğüdü annesinden alıyorsa toplumun anneleri her zaman herkesten daha bilgili olmak zorundalar. Çünkü anne bilgili olursa çocuğu bilgili olacak. Toplumda yanlış insan yetişmesini engellemek için annelerin bilinçli ve seçkin olmaları gerekiyor. O mertebeye ulaşmaları için de eğitimli olmaları gerekiyor. "

"HAKKIN TANINMASI KADAR KULLANIMI DA ÖNEMLİ"

Ak Parti Kadın Kolları Başkanı Arzu Aydın ise seçme ve seçilme hakkının verilmesiyle ilgili olarak şu açıklamayı yaptı; "5 Aralık 1934 tarihinde Kadınlara Milletvekili Seçme ve Seçilme hakkını tanıyan yasanın kabulü demokrasinin en önemli göstergelerinden biri olarak Cumhuriyet tarihimize damgasını vurmuştur.

Ancak hakkın tanınması kadar hakkın kullanılmasının da önemli olduğunun bunun için de gerekli çalışmaların yapılması gerektiğinin bilincinde olan iktidarımız döneminde kadınlar ülke genelinde Ak Parti Kadın Kolları teşkilatları olarak üçbuçuk milyon kadın üye sayısıyla kadınlar arasında hiçbir ayrım yapılmadan siyasetin en alt kademesinden en üst kademesine kadar nasıl layıkıyla çalışıldığının ve siyaset yapıldığının en önemli kanıtıdır. Bu durum kadınların hem aktif olarak sosyal yaşamın içinde yer almasına hem de bu yolla siyasal yaşamda da söz hakkı olduklarının bilincine varmalarına sebep olmaktadır.

Her geçen gün artan ve teşvik edilen kız çocuklarının okuması yönündeki çalışmalar geleceğe dönük olarak bizlere umut vermektedir.

Biz bugün Kadınlarımıza milletvekili seçme ve seçilme hakkı verilen tarihin yıldönümünde ‘Kadın siyasetin nesnesi değil öznesidir'diyerek tüm kadınlarımızı aktif siyasete ,annelik gibi zor bir sorumluluğu taşıdıklarına göre siyaseti de kadınlık içgüdüsü,sabrı ve metaneti ile yapabileceklerine dair olan sonsuz güvenimizle davet ediyor ve elbette bizleri bugüne getiren Kurtuluş Savaşı kahramanı annelerimizi de saygı ve rahmetle anıyoruz."

"BUGÜNLERİMİZİ ATATÜRK'E BORÇLUYUZ"

CHP Bolu belediye başkan adayı Mehtap Özcan Mısırlıoğlu Türk kadınlarına seçme ve seçilme hakkının verilişinin 79'uncu yılını kutladı. Mısırlıoğlu yayınladığı mesajında şu ifadelere yer verdi; "Başta annelik olmak üzere , sevgi, saygı, şefkat, hoşgörü, fedakarlık, özlem, hasret gibi duyguların varlıklarında somutlaştığı, yaşamın tebessüm eden yüzü olan biz kadınlar toplum hayatımızda özel bir yere sahip olduğumuzu hiçbir zaman unutmamalıyız. İyi günde, kötü günde, varlıkta ve yoklukta her zaman sorumluluk bilinciyle hareket eden biz kadınlar Türk milletinin tarih sahnesinde yeniden yer alma mücadelesi verdiği İstiklal Savaşı'nın destan yazan kahramanları olduğumuzu da yeri ve zamanı geldiğinde birilerine hatırlatmaktan çekinmemeliyiz. Devletimizin kuruluşunda, Cumhuriyetin kökleşip yerleşmesinde biz kadınlar ülkemizin kalkınmasında büyük bir özveri ile görev üstlenmişlerdir. Parlamentomuzun ilk başkanı ve devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün öncülüğündeki TBMM'nin 1934 yılında aldığı en önemli kararlardan biri kadınlarımıza seçme ve seçilme hakkını vermek olmuştur. Kadınlarımız, geçtiğimiz 79 yıllık süreçte, sahip oldukları yasal ve anayasal haklar itibarıyla hep daha ileri gitmeyi başarmışlardır. Kadınlara eşit vatandaş statüsü tanımayan ülkelerin bulunduğu içler acısı durumu her birlikte görüp izliyoruz. Güzel ülkemizin kadınlarına 79 yıl önce bu haklar Anayasal güvence altına alınarak biz kadınlara verilmişse bunu ulu önder Atatürk ve o günkü TBMM'sinde bulunan aydınlık ve çağdaş milletvekillerine borçlu olduğumuzu hiçbir zaman aklımızdan çıkarmamalıyız. Bizler yani kadınlarımız, bugüne kadar tarımdan sanayiye, siyasetten bürokrasiye, eğitimden sağlığa, yargıdan iş dünyasına kadar hayatın her alanında büyük başarılara imza atarak çağdaş Türkiye'nin yarınlarının güvencesi olmuşuzdur. Yaşadığımız veya yaşayacağımız sorunların çözümünün en etkili yolu, kadınlarımızı da karar alma süreçlerinde aktif bir şekilde katılmalarını temin etmekten geçmektedir. Büyük Önder Atatürk'ün söylediği gibi "Bir toplum aynı gayeye bütün kadınları ve erkekleriyle beraber yürümezse ilerlemesine ve medenileşmesini teknik bakımdan imkân, ilmi bakımdan da ihtimal yoktur. Bu vesileyle, kadınlarımıza seçme ve seçilme hakkının verilişinin 79'uncu yılını kutluyor saygı ve sevgilerimi sunuyorum."



Henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun!

Yorum yazın

İsim (Gerekli)
Yorumunuz (Gerekli)
 

Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.